15 Eylül 2016 Perşembe

ÇAMKERTEN İnsanlar; tarih boyunca hayvanlardan yararlanmış, bu gün de yararlanmaya devam ediyorlar. Otomobilden önce, kara ulaşımında, özellikle savaşlarda ve günlük yaşamda atlar kullanılmıştır. Ülkemizde motorlu taşıtlar 1950 yılından sonra görülmeye başlanmış 1970 yılında da yerli otomobil (daha doğrusu; montaj otomobil) ürtilmeye başlandı. Yol ve otomobil ülkemizde bu gelişmelerden sonra günlük yaşamımıza kolaylıklar sağlamaya başladı. Benim anlatacağım olay yol ve otomobilin olmadığı döneme ait. Ata sahip olma ve at binmek ekonomik durumu iyi olan insanların ayrıcalığıydı. En iy atlara ormancılar, tahsildarlar, devlet hizmetinde önemli görevlerede hizmet veren bürokratlar binerdi. Binek atlarının beslenmesi, nallanması özen gösterilen ayrı bir bakımı vardı. Tahsildar Niyazi (arkadaşım olan Nazif, Niyazi kardeşlerin babası) zamanın iyi atlarından birine sahiptir. Atının nallanması gereklidir. Ulus İlçesi Düzköy köyünde “çamkaerten” (Mustafa Keskin) lakaplı birinin hayvan nallama konusunda ün yapmış olarak çevreden duymuştur. Ancak, Tahsildar Niyazi “çamkerteni” tanımaz. Atına binen Tahsildar Niyazi sora-sora Düzköy-Budamış mahallesinde olan “Çamkerten'in” evini bulur. Evin önünde ağacın gölgesinde bir adam otumaktadır. Tahildar Niyazi selam verir, atını nallatmak için “Çamkerteni” aradığını söyler. Adam, “bu ev çamkaertenin evi”, şu an burada yok ormana gitti biraz sonra gelir” der. Hoş-beş ve tanışma faslından sonra “Çamkerten'i” beklemeye başlarlar. Adam, “ben, nallama işinde çamkertene yardım eden biriyim, istersen O gelinceye kadar atın ayaklarını nallamaya hazırlayayım” der. Peki der Tahsildar Niyazi. Adam atın ayaklarını nallama için hazırlar, çamkerten yoktur ortada. Adam biraz sonra, bu nallama işini ben de öğrendim, istersen nallamayı da yapayım der. Tahsildar Niyazi, adamın yaptığı işleri izler, işi iyi yaptığını görür ve “nalla” der. Nallama bitmiştir, çamkerten ortada yok. Tahsildar Niyazi Köyüne dönecek, borcum ne kadar diye sorar, Adam, ben ücret işine karışmam, ücreti kendisine verirsin der. Ücreti ödemek için Çamkerteni nasıl bulacağını sorar. Adam, Çamkerten Cuma günleri Ulus pazarına gider, Ulus ta Etem Ağaların dükkanında bulursun der. Tahsildar Niyazi vedalaşıp köyüne döner. Tahsildar Niyazi, Cuma günü borcunu ödemek için Ulus' ta Etem Ağaların dükkna gelir, atı nallayan adam oradadır. Şakanın sonuna gelinmiş Tahsildar Niyazi “Çamkerteni” tanımış, iyi bir dostluk kurulmuştur. (Öküde adları geçen, Tahsildar Niyazi ve Mustafa Keskin “Çamkerten”i rahmetle anıyorum. Işıklar içinde yatsınlar) Nizamettin ÇETİNKAYA 18 Ocak 2016 Bakırköy